Gün: 6 Kasım 2021

Müdahalesiz doğal dil

Category : Köşe yazıları

Anlayışçı düşünce sistemi müdahalesiz doğal dil olgusunu savunur, dilde zenginliği savunur. Bir dili zorla kalıplara oturtma fikrine karşıdır. Neticede tarih boyunca milletler birbirleriyle etkileşim içerisinde olmuş ve kelime alışverişi yapmışlardır. Hakeza bugün de bu etkileşim devam etmektedir çünkü dil canlı bir varlıktır. Anlayışçı düşünce sistemi bir millet bir kelimeyi dilinde benimsediyse o kelime o dile aittir düşüncesini savunur yani öz türkçecilik, öz ingilizcecilik türevi akımlara karşıdır.

İngilizceyi düşünelim ingilizce bir cermen dili olarak başladı hayatına. Almancanın öz kardeşidir babaları ön cermen dilidir ingilizlerin ataları Almanya’nın saksonya ve anglia bölgelerinden britanyaya göç etmiştir. zamanla britanya yerlileri olan keltlerden, roma imparatorluğu etkisi sebebiyle latinceden ve yunancadan, norman istilası, viking istilası gibi olaylar sebebiyle fransızcadan, dancadan, nors dilinden büyük oranda etkilenmiştir. bir cermen dili olan ingilizce bugün çoğunlukla latin ve fransız kökenli sözcüklerin etkisi altındadır ki fransızcanın da latin dili olduğunu hesaba katarsak ingilizce %60 civarı bir oranla latin dilidir de diyebiliriz. Kaldı ki hintçe, arapça gibi dillerden de ingilizceye geçen kelimeler var misal pajamas(hintçe), mean(arapça), chemical(arapça) gibi kelimeler bunlara örnektir. yani saf ve duru ingilizce konuşmaya çalışmak ingilizcenin kendisine ihanettir ingilizceyi ingilizce yapan içerisindeki zenginliğiir.

aynı zenginlik türkçemizde de vardır her ne kadar 1 asır evvel öz türkçecilik gibi bir hata yapılmış olsa da. Türkçenin içerisinden arapça ve farsça kelimeleri atmak demek dilin büyük bir kısmını atmak demektir. Bir de üstüne fransızca ve ingilizce kökenli sözcükleri de atıp yerlerine öz türkçe kelimeler kullanmaya çalışırsanız milli kimliğinize kendiniz hasar vermiş olursunuz. Çünkü türkler göçebe zamanlarında bile kelime alışverişinde bulunmuşlardır. yılan, mantı, inci kelimeleri aslen çince kökenlidir. Hatta “hatun” kelimesi bile köken olarak türkçe değil soğdçadır. Yani Türkçeden kelime atmak ve yeni kelime uydurmakla milli bilinç sağlanmaz milli bilinçsizlik sağlanır anlayışçı fikriyata göre.

Bir diden sırf “yabancı” diye kelime çıkarmak ademoğluculuk ilkesine de terstir çünkü anlayışçı nizam hepiniz ademdensiniz ademse topraktandır düsturunu savunur neticede anlayışçılığa göre erdem iyi insan olmaktır. Sonuçta devşirilen kelimeyi de bizim gibi bir ademoğlu konuşmuyor mu kardeşim? konuşuyor. o zaman sorun yok.

Anlayışçılık yabancı dilleri müslüman dili, gayrımüslim dili diye de ayırmaya karşıdır örneğin gambiya ana dili ingilizce olan bir müslüman ülkedir. senegalin ana dili de fransızcadır ve senegal müslümandır. O yüzden başka bir dille etkileşim halinde olmak ve onlardan kelime almaya anlayışçılık karşı değildir.

Anlayışçılık alfabe alerjisi saçmalığına da karşıdır ki bu alerji bir tek Türkiye toplumu gibi maalesef farkındalılık yönünden geri kalmış toplumlarda mevcuttur. Arap alfabecileri ve arap alfabesi karşıtlığı diye saçma sapan güruhlar vardır. Arap yazısını müslüman latin yazısını hristiyan yazısı olarak gören bu bilgisizler bilmezler ki ikisinin de kökeni mısır hiyeroglifleridir. hiyeroglifler zamanla fenikelilerde modern alfabeye dönüşmüştür. Fenike alfabesinden 2 kol çıkmış batı kolu önce yunan alfabesi olmuş yunan alfabesinden de latin harfleri türemiştir. doğu kolundaysa arami alfabesi türemiştir o alfabe nebati(kuzey arap) yazısına o yazı da arap alfabesine türemiştir yani kökenleri birdir. hatta orhun kitabelerindeki türk tamgaları da köken olarak fenikelilere dayanır. arami yazısı soğd yazısına soğd yazısı göktürk yazısına dönüşmüştür. yani alfabe alerjisi de bir saçma sapan alerjidir sebepleri yalnızca siyasidir ve türkiyedeki siyasi atmosfere özgüdür. Avrupada, amerikada bulamazsınız bu alerjiyi.

Yani özetle anlayışçılık alfabe düşmanlığına, yabancı kelimelerin ana dile girmesine karşı değildir dünyada başka yerlerde böyle kelimelere bariyer çeken uygulamalar varsa onlara da baştan karşıdır.